5 Temmuz 2010 Pazartesi

Moraliniz mi bozuk? Öyleyse HEMEN duzeltin!

''Müminde Stres Olmaz'' diyordu bir Psikiyatr. Cümle, çok iddialı bulunmuştu.



Kur'an Kıssalarına eğildikçe, insanın yaşayabileceği bütün sıkıntıları Nebi ve Rasüllerin yaşadığını gördü. Onlar bütün belalara rağmen ilahi huzuru yakalamışlardı.



Kur'an'a bir de bu gözle bakmalıydı. Kıssalara göz gezdirdi, çekilen eziyetlere işaretler koydu:



-Yusuf (a.s.), kardeşlerinin hasedi sonucu kuyuya atılmış, esir pazarlarında satılmış, iftiraya uğramış, hapislerde yıllamış, babasına, kardeşine hasret kalmış ama yılmamıştı.



Ümidin, tevekkülün ödülü olarak Mısır'a sultan oldu.''Derdim çok'' diyen hangi insan, Yusuf (a.s.) kadar bela çekmiş olabilirdi?. .



-Yakup (a.s.), 40 sene evlat hasretiyle kavrulmuş, ağlamaktan âmâ olmuş, ümit kesmeden Rabbine yönelmiş, hem gözleri açılmış, hem de evladına kavuşmuştu.



-İsa (a.s.), en yakın talebelerinden biri tarafından arkadan vuruluyor, ihanete uğruyordu.



-Zekeriyya (a.s.), kavmi tarafından öldürülmek üzere kovalanmış, bir ağaç kovuğuna sığınmış ama testere ile biçilmekten kurtulamamıştı. Testere ile bedeni biçilen Zekeriyya'dan çıkan tek ses: ''Huuuu, Huuuu, Huuuu'' idi.



-Nuh'a (a.s.) öz oğlu bile iman etmemişti.



-Lut (a.s.), tebliğinde yalnız kalırken, fitne grupları ile işbirliği yapan; aynı yatağı paylaştığı karısı idi!..



-Tertemiz bir genç kızken Meryem'in ( a.s.) iffetine dil uzatılıyordu. İftira ve hakarete uğrayan Meryem, sırlı bir Rasüle anne; gelecek nesillere örnek-mucize bir hanım oluyordu.



Kadından Rasül-Nebi yoktu ama Allah (c.c.) Meryem'e Cebrail'ini yolluyor, vahiy Meryem'den doğuyordu!...



-Eyyub (a.s.), deve - koyun sürüleri sahibi iken ağır bir illetle yatağa düşüyor, tüm servetini yitiriyordu. Etrafında kimse kalmamış, dışlanmış, insanlar, iniltilerinden rahatsız olmamak için Onu karısı ile bir tepe üzerinde yalnız konaklamaya mecbur etmişti.Sabrının ödülü olarak şifa bulan, 70'inden sonra delikanlı gibi ayağa kalkan da yine Eyyub'tu...



-Musa (a.s.), kavmi ile birlikte uzun bir sürgün yasamıştı.Mutlulukları için çırpındığı kavmi mucizeye şahit olduğu halde iman etmiyor, en zor anlarda Musa'yı ( a.s.) yalnız bırakıyordu.



-Kainatın Efendisi Hz.Muhammed ( s.a.v) doğmadan önce babadan yetim, altı yaşında, hem de bir yolculukta anneden öksüz kalmış, 8 yaşında dedesini kaybetmiş, tebliğinin ilk yıllarında karısı ve amcasının ölümleriyle sarsılmıştı.



Kendi kavmince hakaret, aşağılama, ambargo, dışlama, taciz etme vb sıkıntıları çekmekle kalmayıp memleketinden ayrılmak durumunda kalan da O (s.a.v.) idi.

Ömrü savaşlarla geçmiş, buğday bir yana arpa ekmeğine karnı doymamıştı.''Ahh Mekke'' dediği çok olurdu.Rasül gurbette yaşamış, gurbete defnedilmişti.



Şimdi siz bütün bunlardan sonra hala ''Moralim bozuk, hayattan zevk almıyorum, stresteyim'' mi diyorsunuz?



Pes yani!..



Kur'an gibi kitabınız, o kitapta onlarca Rasül ve Nebiniz, Kainat Güneşi gibi Önderiniz olacak da stresteyim diyeceksiniz öyle mi?..



Yakışıyor mu size?!..



Kıssaları yeniden okuyun!...



Tarih okur gibi değil, kendinizi Rasül-Nebilerin yerine koyarak, sahnede başrol oynadığınızı düşünerek, olayın içine girerek okuyun.



Göreceksiniz ne stres kalacak, ne de sıkıntı!..



Sabrın, tevekkülün, teslimiyetin eminliği ile huzur müjdesi alacaksınız.



Niye mi bu kadar iddialıyım?



Ben değil, böyle olacağını Allah söylüyor:



Sabredenleri müjdele!...O sabredenler, kendilerine bir belâ geldiği zaman:



''Biz Allah'ın kullarıyız ve biz O'na döneceğiz.'' derler.



İşte Rablerinden bağışlamalar ve rahmet hep onlaradır.



Ve doğru yolu bulanlar da onlardır.



(Bakara-155 / 157)



Mehmet DOĞRAMACI dan alıntıdır..

0 yorum:

Yorum Gönder

yüreğinizden geçen,dilinize gelen bir iki kelimeyi benimle paylaşırsanız çok mutlu olacağım...şimdiden teşekkürler...

bir de bunlar var:)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Pages